Last Updated on 15 Şubat 2023 by Aslıhan Demiralay
1968 Meksika Olimpiyatları Protestosu
1968 Meksika Olimpiyat Oyunlarında 200 metre yarışı seremonisi hafızalardan silinmeyen bir protestoya sahne oldu. Yarışı birinci ve üçüncü bitiren ABD’li atletler ve ikinci bitiren Avustralyalı atlet ırkçılığa karşı bir duruş sergiledi.
Martin Bormann Hitler’in Ardındaki Adam
Olimpiyatlarda bile olsa aslında sıradan bir gündü 16 Ekim 1968 .
200 metre yarışı koşuldu ve ABD’li Tommie Smith 19,83’lük derecesi ile Dünya rekoru kırarak şampiyon oldu. İkinci Avustralyalı atlet Peter Norman olurken; bronz madalya yine ABD’li sporcu John Carlos’un oldu.
1968 Olimpiyat Protestosu
Yarıştan sonra bu üç atlet madalya seremonisinde bir araya geldi. Amerikalı sporcular ayakkabı giymemişlerdi. Ancak ayaklarında siyah çoraplar vardı bu siyahların yoksulluğunu temsil ediyordu. Smith’in boynunda ki siyah atkı siyahların gururunu temsil etmek amacıyla takılmıştı. Carlos ise eşofmanının fermuarını mavi yakalı siyahlarla dayanışma için açtı.
Her üç atlet de yakalarında Olympic Project for Human Rights rozeti taşıyordu. Norman Avustralya’nın White Australia Policy’yi (Beyaz Avustralya Politikası) protesto ediyordu.
Bu arada Amerika’nın Milli Marşı çalınmaya başladı ve sporcular bayrakların olduğu tarafa döndüğünde Amerikalı sporcular tek ellerinde siyah eldiven olduğu halde yumruk yaptılar ve havaya kaldırdılar. Marş bitene kadar bu şekilde durdular.
Protesto Sonrası Tepkiler
Bu protesto modern olimpiyatlar tarihinde ki en açık siyasi ifadelerden biri olarak kabul edilir.
Uluslararası Olimpiyat Komitesi (IOC) Başkanı olan Amerikalı Avery Brundage bu protestonun olimpiyat oyunlarının apolitik yapısına uymadığını söyledi. Bu eyleme karşılık olarak Smith ve Carlos’un ABD ekibinden uzaklaştırılmasını ve Olimpiyat Köyünden çıkarılmalarını emretti.
ABD komitesi buna karşı çıktı ancak IOC bütün Amerikalı atletleri etmekle tehdit edince Amerikalı yetkililer bunu göze alamadı ve iki sporcu olimpiyatlardan atıldı.
Halbuki Brundage 1936 Olimpiyat Oyunlarında Amerika Olimpyat Komitesi’nin başkanıydı ve kendi ülkesinin oyuncularının açılış seremonisinde Nazi Selamı vermesinden rahatsızlık duymamıştı. Hatırlanacağı gibi bu olimpiyatlarda İngiltere dışında bütün ülkeler Nazi selamı vermişti.
Brundage bu ikilemi; Nazi Selamının bir ülkenin selamlaşma biçimi olduğu için kabul edilebilir olduğunu ancak bu protestonun böyle bir durumu olmadığını söyleyerek kendini savunmaya çalıştı.
1968 Olimpiyatı Sonrası Yaşananlar
Ancak olaylar burada bitmedi. İki Amerikalı sporcu da ülkelerine döndüklerinde spor camiası tarafından dışlandılar ve ciddi eleştirilere maruz kaldılar. Ünlü Time Dergisi yayınladığı makalede Olimpiyat Oyunlarının sloganı olan “Faster, Higher, Stronger“a benzeterek şu cümleyi kullandı: “Angrier, nastier, uglier” . Bu sloganın Olimpiyatlardaki protestoyu daha iyi açıkladığını yazdı.
Sporcular ve aileleri taciz ve ölüm tehditleriyle karşılaştılar. Smith sporcu olarak hayatını NFL’de devam ettirdi. Daha sonra Amerikan Ulusal takımında antrenörlük yaptı. Carlos’da benzer kariyer basamaklarını devam ettirdi. Bu protestoları nedeniyle Smith ve Carlos 2008 yılında Arthur Ashe Cesaret Ödülü’nü aldılar.
1968 Olimpiyatı ve Avustralya
Avustraya’lı atlet Peter Norman’a gelince ülkesine döndüğünde muhafazakarların eleştiri oklarını üzerine çekti. 1972 yaz Olimpiyatları için gerekli olan barajı geçmesine rağmen ülkesinin takımına seçilmedi. 2006 yılında vefat ettiğinde Smith ve Carlos cenazesinde hazır bulundu.
2012 yılına gelindiğinde Avustralya Hükumeti Norman’dan resmi olarak özür diledi ve yaptığı hareket kahramanlık olarak nitelendirildi.
2008 Sydney Film Festivalinde bir belgesel gösterime girdi: “Salut” Film Matt Norman tarafından yazılıp yönetildi. Matt Norman Peter Norman’ın yeğeniydi.
Sonsöz
Her zaman olduğu gibi öncüler hayatlarında sıkıntı yaşadı ve onlardan sonra gelenler için daha iyi bir dünya çabası karşılığını bulamadı.
Tommie Smith olimpiyatlardan sonra şunları söyledi:” Eğer kazanırsam Ben bir Amerikalıyım. Siyah bir Amerikalı değilim. Fakat kötü bir şey yaparsam Onlar bana zenci olduğumu söyleyeceklerdir. Biz siyahız ve siyah olmaktan gurur duyuyoruz. Siyah Amerika o gece ne yaptığımızı anlayacak.”