Last Updated on 8 Haziran 2023 by Aslıhan Demiralay
Sinemada Çağdaş Anlatı Nedir?
Sinema sanatında hikâye yapısı gelenekler üzerinde ayağa kalkmıştır. Bu geleneklerin kaynağı ise Aristoteles’in poetika kitabına kadar uzanır. Aristoteles bu kitabında hikayelerin çatısını oluşturur. Bu çatı altında karakterler, hikayenin açılışı, kapanışı ve doruk noktası, neden-sonuç ilişkileri gibi temel faktörler bulunur. Günümüzde gösterime giren ve popülerlik kazanan filmlerin yüzde doksanı geleneksel anlatıyı kullansa da sinema entelektüelleri çağdaş anlatı adında son derece etkili bir anlatı türü daha ürettiler.
Bergman ve Çağdaş Anlatı Sineması
Geleneksel anlatı sinemasında bir son vardır. Çağdaş anlatı ise açık uçtur. İzleyen kendi duygu ve bilgi dünyasına göre bir son bulur kendine. Yedinci Mühür, Yaban Çilekleri, Kış Işığı gibi klasiklere imza atan Bergman da açık uçları tercih etmiştir. Ayrıca izleyenin dikkati somut bir sorunun üzerinde toplanmaz. Sorgulama esas alınır ve buna uygun olarak soyut fikirler, çatışmalar baskın gelir. Kış Işığı (Nattvardsgästerna) filminden örnek vermek gerekirse; film, yalnız ve kaygılı bir papazın, kendisini ve cemaatini tanrıya nasıl inandırabileceğini sorguladığı bir günün öyküsüdür. Bergman, bu hikayeyi bize gösterikten çağdaş anlatının bir başka özelliğini de kullanır; izleyiciyi anlatıdan uzaklaştırmak. Seyirci sinemada bir film gördüğünün farkındadır. İzleyen perdede olanlarla özdeşleşmez.
Fransız Yeni Dalga ve Çağdaş Anlatı
Fransız Yeni Dalgası, çağdaş anlatıları şekillendirmede önemli bir faktördü. Bu hamle, anlatı yapısını bozarak ve karakterlerin duygusal dünyasına daha fazla dikkat ederek izleyiciye daha derin bir hikaye deneyimi yaşatmayı amaçlıyor. Nouvelle Vague filmlerinde sıklıkla kullanılan teknikler arasında anlatıcının seyirciye doğrudan hitap etmesi, belirsiz sonlar, zaman atlamaları, hikayede film referansları ve rastgele müzik kullanımı yer alır. Bu nedenle Fransız Yeni Dalgası ve çağdaş anlatılar, sinema sanatında önemli bir dönüm noktası olarak kabul edilir. Bu hareket, klasik sinemanın geleneklerini terk etti ve izleyicilere hikaye anlatmanın daha özgür ve daha yaratıcı yollarını sunmaya odaklandı. Bu yöntem halen birçok yönetmenin tercih ettiği anlatım yöntemi olarak kabul edilir.
Türk Sineması ve Çağdaş Anlatı
Türk sineması, çağdaş anlatım tekniklerini kullanan birçok yönetmenin eserlerine ev sahipliği yapmaktadır. Özellikle 2000’li yıllardan itibaren Türk sinemasında çağdaş anlatıları kullanarak izleyicilere farklı ve derinlikli bir hikaye deneyimi yaşatmayı amaçlıyor. Bu anlatım tekniğinin temel amacı, zaman atlamaları ve doğrusal olmayan hikaye yapısı kullanılarak karakterlerin iç dünyasına odaklanır. Ayrıca öyküdeki muğlaklık ve açıklanamayan ayrıntılar da çağdaş anlatım tekniklerinin özelliğidir. Özellikle son yıllarda Nuri Bilge Ceylan gibi yönetmenlerin eserleri Türk sinemasında çağdaş anlatının en güzel örnekleri olarak kabul edilebilir. Seylan filmlerindeki derin psikolojik karakterizasyonlar, doğrusal olmayan hikaye yapıları, uzun planlı sekanslar ve minimalist bir yaklaşım, çağdaş anlatı tekniklerini karakterize eder.
Ayrıca Türk sinemasında son yıllarda ortaya çıkan diğer yönetmenler de çağdaş anlatım tekniklerini kullanarak izleyicilere farklı bir deneyim yaşatmışlardır. Örneğin Onur Ünlü‘nün “Celal Tan ve Ailesinin Aşırı Acıklı Hikayesi” adlı filmi, farklı bir zaman diliminde geçen bir öykü ve öykücülük anlayışıyla çağdaş bir anlatıma sahiptir. Dolayısıyla Türk sineması da, filmlerinde yeni ve farklı hikâye anlatma yolları arayan yönetmenlerin odak noktası olmaya devam eden çağdaş hikâye anlatma tekniklerinden etkilenmektedir.